YAŞLI BALIKÇI İLE DENİZ
Bugün bir kitap önerisiyle geldim. Hızla bitirebileceğiniz, sade ve sürükleyici bir hikaye: Yaşlı Balıkçı ile Deniz. İnternette Yaşlı Adam ve Deniz olarak buldum, ama benim elimdeki kitap 1994 baskısı. İsim değişikliği o yüzdendir diye tahmin ediyorum. Sayfaları bile eski sarı yapraklar ki kokusuna bayılırım :)
Ondan sonra kasabada kalmaya karar veriyor. Hatta sonra kütüphaneci çocukla tanışınca onu da kitaptaki yaşlı balıkçıya -Santiago- benzetiyordu. Sonra kitabı merak edip ben de almıştım.
Santiago asla yılmayan ve pes etmeyen bir karakter. Her zaman bir çıkış yolu bulmayı biliyor ve asla umutsuzluğa düşmüyor. Denizde başına öyle şeyler geliyor ki, işte şimdi bitti dediğimiz yerden adam bambaşka bir çıkış buluyor. Mücadelesi takdire şayandı.
"Ben yine de oltaları gerekli derinlikte tutuyorum, diye düşündü yaşlı adam. Ama işe bak, yine elim boş! Kim bilir? Belki bugün... Her gün her şey yeniden başlar."
Ama kötü bir özelliği var, o da hırsı. Balık tutmaya hayatını adamış. O yüzden bu konuda çok da hırslı. Zaten başına ne gelirse o hırsından dolayı oluyor.
Ben bu kitaptan birkaç ders çıkardım;
*Asla pes etmemelisin. Yarının ne getireceğini kimse bilemez...
*İnsan umudunu kaybedince yenilir.
*"Hırs, sebeb-i hasarettir." Daha çok kazanmak istedikçe, olanları da kaybettirir sana hırs...
Bu yazıdan da bu kadar, diğer yazıda görüşmek üzere :)
Yorumlar
Yorum Gönder