PHOTOGRAPH (FOTOĞRAF)
Şatafatlı Hint filmlerine meydan okurcasına, hayatın içinden bir Hint filmi daha. Daha önce yazısını yazdığım Sefertası filminin enerjisiyle çok benziyor diye düşünmüştüm ki, zaten yönetmeni -Ritesh Batra- aynıymış. Sanırım kendime, ruh halime çok uyan bir yönetmen buldum. En kısa zamanda diğer filmlerini de izleyip yazmak isterim.
Filmimizin kısaca konusu şöyle: Rafi orta yaşlarında, geçimini fotoğraf çekerek kazanan sıradan bir adamdır. Ninesi evlenmesi için sürekli baskı yapar. Bir gün Miloni, kendisine fotoğraf çektirir. Ve ninesine evleneceği kızın o olduğunu söyleyerek resmini gönderir. Bir şarkıdan esinlenerek, adının da Noori olduğunu söylee. Ama nine üç gün içinde kızı görmeye gelecektir. Rafi, Miloni'yi ikna edip bu oyunu sürdürmek zorundadır.
Şimdi biraz çok sevdiğim karakter tahlillerine girelim.
Miloni, sınavda birincilik kazanmış, tüm hayatı ders çalışmak olan genç bir kızdır. Çok başarılı olmasına rağmen filmin ilk dakikalarında mağazada geçen küçük sahnede, aslında kendi kararları olmayan, belki de sırf ailesini memnun etmek için birinciliği kazanmış, mutsuz bir kız çıkıyor karşımıza. Film boyunca ailesinin yanında çok da konuşmadığını, kendisine hiçbir zaman fikirlerinin sorulmadığını görüyoruz. Zaten karakter olarak çok sakin, hayır diyemeyen, çekimser, nahif bir kız. Çevresi de sanırım onun iyice içine kapanmasına neden olmuş.
Rafi ve eli maşalı tatlış ninesi :) |
Rafi de aslında sakin, içine kapanık, kibar, kendi halinde bir adam. Miloni'ye karşı tavırları, anlayışı, kibarlığı çok güzeldi. Bence Miloni'yi de adam yerine koyan ilk kişi bile olabilir. O yüzden de kayıtsız kalamadı Rafi'ye. Ben açıkçası böyle karakterleri izlemeye bayılıyorum. Herkes izlerken zevk alamayabilir, ama benim mizacım da böyle olduğu için ben çok seviyorum açıkçası. Oldum olası gerçek üstü, abartı hayal, bilim kurgu, aksiyon izlemeyi sevmem. Hayat böyle mi ki? Belki de insanın yaşı ilerledikçe ayakları yere basan şeyler izlemek istiyor.
Film genel olarak bu minval üzere gidiyor. Sonu ise çok hoş bir şekilde bitmiş bence. İki tarafın ailesi de kabul edemez denilecek bir noktadan alıp çok hoş olabilecek bir yere bırakmış senarist hikayeyi. Bütün saadetler mümkündür :) Olumsuzluklar çok göz önünde değildi. Sırf bu yüzden bile pozitif bir film olabilir. Ve tabi sondaki Campa Cola olayı çok harika bir detaydı. Eğer çok tutkulu ve uğruna her şeyi yakabilecek bir aşk arıyorsanız, o bu film değil. Bence buradaki aşk; karşılıklı saygı, nezaket, karşılık beklemeyen masum bir sevgi üzerine kurulu. Aşkın da bin bir türlü hali yok mudur zaten?
Bir de filmi izlerken, o kadar kendimi kaptırdım ki, bazen Rafi, bazen Miloni olup sanki o tepkileri ben veriyordum, ben bekliyordum karşıdaki ne cevap verecek diye. Yani bence o kadar doğaldı ki her şey, sanki bizzat oradaydım, onlardım. Biraz da içselleştirince karakterleri, alıp götürdü beni.
Nineyi çift olduklarına inandırma pozu, daha da soğuyacak kadın ahah |
Herkeste bu etkiyi yapmayabilir, bunu yineleyeyim. Taze bitirip buraya koştum heyecanla, mazur görün :)
Yorumlar
Yorum Gönder